Previous Page  83 / 226 Next Page
Show Menu
Previous Page 83 / 226 Next Page
Page Background

82

Dolayısıyla o sırada hep öyle denk geliyor, ne yapsak iyi gidiyor. Fabrikada yaptığımız işler

öbür tarafı destekliyor, fabrikanın içerisinde zaman içinde sporcuyu seven, mutfakta insanlar

bulduk, aşçılar bulduk falan. Dolayısıyla benim artık talimat vermeme gerek yok, öyle bir kadro

çıktı ki spor hastası. Bir grup adam çıktı TOFAŞ SAS kulübü için her şeyi yapacak. Ondan sonra

biz düşündük taşındık bu güreş nasıl olur

?

Ben hayatımda ne güreş müsabakası seyretmişim, ne

de güreş yapmışım. Bana herkes öyle söylüyor, sen bu işe nasıl bulaştın

?

Benim bulaşmamın

sebebi gayet basit. ‹nan Bey bana öyle söyledi, ben de yaptım. Yazılı filan da hiçbir şey

yok. Dolayısıyla ben onu araştırdım, ettim, baktım, bu iş Muharrem Atik ile olur dedim. O

sırada Muharrem Atik bilimi spora, güreşe sokan adam. Spor akademisi mezunu. Basınla iyi

diyalogları var. Dolayısıyla biz 76 yılında Muharrem’i ayarladık. Kanada’da Olimpiyatlar var.

1976 Montreal Olimpiyatları. Bütün güreş takımı o sırada olimpiyatlara gittiği zaman ben

Muharrem Atik ile Bursa’da konuşuyordum. Onu transfer etmek için. Ben çağırdım onu,

TEKEL’deydi o zaman. Ben onu transfer etmek için getirdim, anlaştık da. Dolayısıyla bir güreş

takımı kurma konusunda el sıkıştık. O zaman için Türkiye’nin en güçlü güreş takımı da böyle

oluştu. Yani ‹nan Bey’in ‘

yap’

demesiyle… Ama ben hep bütçeyi ‹nan Bey’den onaylatmak

zorundayım, ama böyle ama şöyle. Ona onaylattığım zaman da Erdoğan Bey de o kadar

parayı veriyor. Yani anlıyor musun, bir kısmını ‹nan Bey veriyor, TOFAŞ Oto Ticaret olarak,

bir kısmını da fabrika veriyor. Erdoğan Bey, ‹nan Bey’in bu konudaki tavrına bakıyor yani.

Dolayısıyla o ne kadar verdiyse o da o kadar veriyor. Böyle bir bütçe onaylama süreci oldu

ama hep benim karnıma sancılar giriyordu. O sıralarda da yavaş yavaş sendikal olaylar çok

şiddetlenmeye başladı Bursa’da ve Türkiye’de.

Biz güreşte müthiş bir çıkış yaptık. Türkiye Birincisi olduk ve ondan sonra da Muharrem’in

fikridir o, Avrupa Kulüpler Kupası varmış. Biz ne biliriz Avrupa Kupası olduğunu.

Dolayısıyla onu planladık. Onun yarı final güreş müsabakaları Bursa’da oldu. Müthiş

bir kalabalıktı. Nasıl bir sansasyon oldu! Önce Ankara’da 3-4 Kasım 1976’da Türkiye

Şampiyonası, arkasından Avrupa Müesseseler Şampiyonası Yarı finaller Bursa’da oldu.

Ankara’da Türkiye Birincisi olduk. Ardından burada Bulgaristan ile Haskova takımı ve

Polonya’nın Stal Rzeszow Takımı ile Bursa’da karşılaştık. Ben o sırada ‹talya’ya gitmek üzere

yoldaydım. Tesadüfen radyoyu yakaladım ve Yugoslavya’da, Belgrad’da TOFAŞ’ın birinci

olduğunu duydum. Çok mutlu oldum.

Ondan sonra Avrupa Şampiyonası Yugoslavya’nın Koçani kentindeydi. Sauna bile

vermediler bize. Rahmetli oldu şimdi Ömer Sakızcı ve Mehmet Yalçın 48 kg. güreşçileriydi.

Bunların 100 gram vermek için nelere başvurduklarını o zaman gördüm. O yaşadıkları sıkıntıyı,

ben bir kadının doğumundan daha büyük sancı çektiklerini orada gördüm. Çünkü onlarla

beraber ben kalorifer dairesine girdim. Sauna yok. ‹ki tane güreşçimiz var 48 kg. Birine

mutlaka kilo düşürmemiz lazım yoksa bir sikleti kaybedeceğiz. Ne olursa olsun tartıda istenilen

kiloya düşmeleri gerekiyordu.Önce saçlarını sıfır yaptık. Kat kat giydiriyoruz. Kusturuyoruz,

koşturuyoruz… Bir türlü o son 50 gram ile 30 gramı veremiyorlar. Rahmetli Ömer Sakızcı