

102
sağa sola telefon eder, garantiye alırdı. ‹şini ve sporu hastalık derecesinde severdi. Eğitimi
yoktu ama sporcuya nasıl davranılması, nasıl disipline edilmesi, nerede, ne zaman, nasıl motive
edilmeleri gerektiğini çok iyi bilirdi. O da bir TOFAŞ sevdalısıydı, öyle de vefat etti. Şimdi onun
işini yetiştirdiği iki oğlu yapıyorlar ve babalarının izinden gidiyorlar.
‹simleri ile andığım bu çalışma arkadaşlarımın çoğunluğu Bursalı idi. Ne mutlu Bursa’ya ki;
içinde spor aşkı olan fedakar ve cefakar böyle kişilere sahip. TOFAŞ dışında da kimbilir kimler
vardır.
TOFAŞ Spor Kulübü’nün en köklü politikalarından biri da kuruluştan itibaren her branşın
altyapısını kurmak olmuştur. Her dönem değişik branşlarda spor okulları açılırdı. Ayrıca her
yaz, okul dönemi sonunda TOFAŞ çalışanlarının çocukları için yaş gruplarına göre spor kursları
açılırdı. Her iki okullardan yetenekliler seçilir ve ilgili branşın alt yapı kadrosuna yerleştirilirdi.
Bu olay müthiş bir ilgi görüyordu. Gerek okulların açılışı sırasında yoğunluk nedeniyle,
gerekse seçmeler sırasında seçmeleri kazanabilmek için. Büyük bir baskı altında tutuluyorduk.
Kızgınlıkların, dargınlıklara kadar vardığı oluyordu. Yıllar ilerledikçe alt yapıya yeni kabiliyetler
katma amacı ile bütün yurda yayıldık. Her yer, her yöre taranıyordu. Sonra, ‹stanbul’da TOFAŞ
ismi ile basketbol okulları açıldı. ‹stanbul’da kurulu Taçspor Kulübü ile işbirliği için protokol
imzalandı. Genç takımımız onların adına liglerde mücadele etmeye başladı.
1990’lı yıllarda, benim hep üst düzey başarıların gelmesine temel oluşturduğuna inandığım
girişimler oldu. Veya başlangıçtan beri mevcut bazı girişimler gerçekleştirildi, köklendirildi de
diyebiliriz. Sponsorluklardan başlayabiliriz mesela; 2000 yılı Olimpiyatları’na ev sahipliği
yapması için çabalayan TürkiyeMilli Olimpiyat Komitesi’ne 1993 yılının Eylül ayındaMonaco’da
yapılan ülke seçimi toplantısı için sayın ‹nan Kıraç’ın teşvik ve desteği ile sponsor olundu. FIBA
antrenör ve hakem seminerlerine sponsorluklar yapıldı. Bursa Basketbol Hakemleri Derneği
ve Anadolu Spor Gazetecileri Derneği’nin Bursa Şubesi’nin ve lokalinin açılışına destekler
verildi. Zaten iyi olan Bursa basını ile diyalogun gelişmesi için sağlıklı bir haberleşme kanalı
kurulmasında yeni adımlar atıldı. Bursa basını yalnız spor sayfası ile değil, iç sayfalarındaki
köşe yazarları ile de bizi hep destekledi. Hani derler ya, futbolda seyirci 12. futbolcudur diye,
işte onun gibi bir şey. Bizde de seyirci ve taraftarımız ile Bursa basını 6.-7. sporcularımız oldu.
Bursa futbol sahasının tribünlerine oturma koltuklarının konmasına sponsor olundu. Atatürk Spor
Salonu’nun da koltukları o günün şartlarında daha kalitelileri ile değiştirildi. Soyunma odalarında
yenilemeler yapıldı. FIBA’nın istediği seviyeye getirildi. Salona döner reklam panoları kondu.
Atıl olarak duran spor salonunun arka taraftaki fuayesi yeniden dizayn edilerek, basın odası
ile, ikram barı ile, oturma köşeleri ile, yerli ve yabancı spor kafilelerinin gıpta edeceği bir şekle
getirildi. Tabii; burada yeri gelmişken dönemin sporsever, vizyonu geniş, çalışkan ve Bursa
sporuna fazladan bir şeyler kazandırmaya ve yapmaya uğraş veren Gençlik Spor ‹l Müdürü
Erdoğan Üstünsoylu’yu işbirliği ve anlayışından dolayı anmak ve teşekkür etmek gerekiyor.
Aynı yıllar içinde Coşkun Teziç ile iyi bir hazırlık yaptıktan sonra randevu alarak FIBA’nın
Almanya’nın Münih Kenti’nde bulunan merkezine giderek Stankoviç’i ziyaret ettik. TOFAŞ’ın
spora yatırımlarını anlattık. TOFAŞ’ı tanıttık. Gelip geçici değil, kalıcı olduğunu vurguladık. O