

145
Kuruluşundan 1995 yılına dek TOFAŞ Spor Kulübü’nde yöneticilik yapan ve Genel Sekreterlik
görevini üstlenen Sayın Nedim Karakaş, 2 Aralık 2008 tarihinde ‹stanbul’da yapılan söyleşide
TOFAŞ Spor Kulübü ile ilgili şunları söylüyordu:
“TOFAŞ’la ilk buluşmam 1969 yılında oldu. Mahallemizde taşeron olarak demir işleri yapan
‹smet Ağabeyimiz vardı ve TOFAŞ’ın fabrikasının inşaatı başlamış. Yanlış hatırlamıyorsam
da o sırada inşaatla görevlendirilmiş olan ‹talyan Bertone isimli bir mimar vardı. ‹smet Abi,
inşaatın sorumlusu ‹talyan ile daha rahat görüşmek için beni tercüman olarak yanına aldı.
Bursa’ya geldiğimizde TOFAŞ’ın fabrika için temeller kazılmıştı. Pres atölyesinin bulunduğu
yer göl halindeydi. Pompalarla su boşaltılarak çalışma yapılabiliyordu. Beni TOFAŞ’a getiren
tanıdıklarım Sinyor Bertone ile görüşmek istiyorlardı. Ek inşaatlara teklif vermek istiyorlarmış.
Sinyor Bertona görüşme sonrasında bana,
‘Niye TOFAŞ’ta çalışmıyorsun. TOFAŞ’a gelsene‘
dedi. O sırada babamın ‹stanbul’da lokantasının başındaydım. Babamın rahatsızlığı nedeniyle
lokantanın sorumluluğu bana kalmıştı. Bu nedenle TOFAŞ’ın çalışma teklifini kabul etmemiştim.
Ancak bir yıl içinde Temmuz 16’da babamı kaybettim. Hayatımın ilk acısıydı. Bocalama
dönemi içinde yengem gazetede TOFAŞ’ın ‹talyanca bilen eleman aradığına yönelik ilan
görüyor. O günlerde benim lokantadan uzaklaşmamı, kendi sosyal çevremi kurmamı isteyen
aile büyüklerindendi. Yengemin teşvikiyle ilanda yeralan telefonla durumu sormak istedim.
4 rakamlı bir numaraydı. Yanılmıyorsam 2551 idi. O günün şartlarında şehirlerarası telefon
görüşmeleri yazdırmalıydı Sabah 08.00’de telefonu yazdırdım. Önce aceleye sonra yıldırıma
çevirmeme rağmen görüşmem gerçekleşmedi. 1 sene önce TOFAŞ’a Bursa’ya yaptığım
seyehati düşündüm ve Bursa’ya seyehatimin benim için değişiklik olacağına karar verdim.
Fabrikaya geldiğimde saat 10.00-11.00 civarındaydı.
‘Niye geldiniz
?
’
diye sordular.
‹talyanca bilen eleman arandığını müracaat etmek istediğimi bildirdim. Benimle birlikte 12
kişi vardı. Önce Ersin Bey ile konuştuk. Reyhan Hanım ile konuştuk. Ücret konusunda benim
söylediğim rakamı kabul ettiler. Yalçın Ağabey ile konuştuktan sonra
‘Bana müsaade et. 10-15
gün işlerimi toparlayayım’
dedim.
‘Hayır, şimdi kabul et’
dedi. Yalçın Abi’nin öyle inatçılıkları
vardır. Perşembe günü olduğunu çok iyi biliyorum. Akşam 19.30’a kadar bırakmadı beni.
Akabinde pazartesi günü başlama konusunda
‘evet’
dedirtti.14 Ağustos 1970 oluyor. 17
Ağustos 1970 Pazartesi günü işbaşı yaptım. ‹stanbul’dan erken ekspresle hareket ettim ama
11.00-12.00 gibi fabrikada olabildim. Beni beklerken
”Bu gelmedi. Vazgeçti galiba”
demişler.
TOFAŞ’ta ilk işbaşım personel servisinde ‹talyan personelin özlük işlemleriyle ilgili olacaktı.
‹talya’dan montörler geliyordu, günlük işçiler geliyordu… Fabrikanın montajıyla ilgili.
‘Tamam
ben bu işi kabul ediyorum’
dedim. Ama benim aklımda imalat vardı. Atölyelerde çalışmak
otomobil imalatında olmak. Daha önce 2 sene Hollanda’da çalışmıştım. Orada da torna-
tesfiye üzerine taşlama işi yapmıştım. O yön beni cezbediyordu. Yalçın Abi, ‘Personeldeki
işler oturuncaya kadar tamam’ dedi. 2-3 ay belki daha uzun süre imalatta çalıştım. Daha
sonra ‹talyan personelin özlük haklarıyla ilgili personelde çalışmaya başladım. Tabi bir de
benim spordan gelme yönüm vardı. Daha önce ‹stanbul Davutpaşa’nın genç takımında
futbol oynuyordum. A takımı seviyesine geldiğimiz zaman 2. Milli Lig kurulmuştu o seneler…
Arkadaşlarımın çoğuna Anadolu’nun çeşitli illerinden teklifler geldi. Kimi Nazilli’ye, kimi
NED‹M KARAKAŞ