Previous Page  143 / 226 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 143 / 226 Next Page
Page Background

142

organizasyondu. Zaten Bursa’yı yönetenlerin ve burada Yalçın ‹pbüken’in emeklerini, bu işi

başlatmasını, yürütmesini, geliştirmesini hakikaten çok güzel bir şekilde anmak lazım. Çok

emekleri geçti kendisinin. Yalçın ‹pbüken’den sonra tabi diğer taraftan Ersin Taş olsun, Nedim

Karakaş ve diğer arkadaşların çok değerli katkılarıyla kulüp ayakları üzerinde durdu ve gerçek

bir spor kulübü oldu. TOFAŞ Spor Kulübü felsefesi olan bir spor kulübüdür. Bu nedenle başka

külüplere benzemez. Alttan gelen gençleri alıp spor bilinciyle doğru yere kanalize etmek

kulübün temel felsefesidir.

Sporda elde edilen başarılar esasında TOFAŞ’ın marka imajına da çok büyük bir katma

değer sağlamıştır. TOFAŞ Spor Kulübü’nde herkes bir disiplin içinde çalışmıştır. Birçok kulübün

bence hedeflemesi gereken bir yönetim tarzıdır bu. Bence sadece şirket kulüpleri değil diğer

kulüpler de TOFAŞ Spor Kulübü’nü bir yönetim tarzı olarak hedeflerine alırlarsa Türkiye’nin

spordaki başarısı çok daha iyi olacaktır.

Sporda devamlılık önemlidir. Bu kulübün yönetim anlayışındaki devamlılık da çok önemli

örnektir. TOFAŞ Spor Kulübü’nü Yalçın Bey’den sonra Ersin Bey yönetti. ‹stanbul’dan Nezih

Olcay kulübün kuruluşundan itibaren büyük emekler harcadı. ‹stanbul, Bursa uyumu çok

önemliydi. Nezih Olcay’ı, Yalçın ‹pbüken’i, Ersin Taş’ı uyumları ve çok başarılı çalışmaları

için yakınlarındaki arkadaşlarıyla birlikte saygıyla anmak gerekir. Jan Nahum da var. Onu da

inkar etmemek lazım. Benim de geri planda da olsa desteklerim olduğunu tahmin ediyorum.

Elimden geldiği kadar onlara destek vermeye çalıştım. Artık 60’a geldik. Emekliliğim gelmek

üzere. Dolayısıyla bizden sonraki yönetici arkadaşlarımızın da kulübe çocukları gibi sahip

çıkmalarını, geliştirmelerini kurumsal hale getirmelerini bekliyorum.

Şu anda baktığımda kulüp hakikaten kurumsal hale gelmeye başladı. Yani daha farklı bir

sahiplenme görüyorum. Başarı için inanmak ve savaşmak gerekiyor. TOFAŞ Spor Kulübü’nün

devamlılığında en önemli unsur bütçe meselesidir.

Şirketler tabi kâr elde etmek için kurulan ve ortaklarına da kâr payı beklediği kurumlardır.

Burada yapılacak şey nedir

?

Bir takım masrafları mümkün mertebe verimli halde yapmak, kârı

da maksimum seviyeye çıkarmak, ortaklara fazla kâr payı dağıtmak. Tabi bu spor faaliyetlerini

kalkıp da bir masraf merkezi diye bakıyorsak bir yanlışlık vardır. Bence son derece yanlış bir

şeydir. Spor faaliyetleri bir masraf merkezi değildir. Şirketlerde spor faaliyetleri, kurum için

yapılan büyük bir katma değerdir, motivasyondur. Çalışanlara değer vermektir. O şirketin,

kurumun olduğu bölgeye, yöreye de bir sosyal sorumluluk projesi diye bakmak lazımdır. Burada

da kalkıp bu hadiseyi şirket açısından da bir marka imajı diye bakarak, markaya değer katan

bir çalışma diye bakarak değerlendirmek gerekir, diye düşünüyorum. Eğer bunu biz marka

imajını artırmak, reklam, şirket tanıtımına katkı diye bakarsak zaten bu masrafları masraf olarak

değil yatırım diye görürüz. Bu hem kurumun markasına yatırımdır, çalışanların motivasyonuna

yatırımdır, aynı zamanda da yöreye, fabrikanın bulunduğu bölgedeki insanlara da sosyal