|
37
|
BASINDA 41 YILLIKYOLCULUĞUNÖYKÜSÜ : BURSAHAKİMİYET
Bursa Hakimiyet’tir. Küçük ilanları biz yaptık, Bursa’da.
Bu arada Günaydın’ın bir geleneği var. Bizde o gelenek başladı.
Aylık raporlar çıkıyor. Aylık raporlar da hiç iyi değil, iç açıcı
değil. Şimdi ben de kariyerim-
de, şunu düşünmeye başladım.
‘Yahu bu gitti, Bursa’da bir ga-
zete çıkarmaya başladı. Gazete
bir türlü kendini toparlayamadı.
Bir darbe daha yiyecek benim
kariyerim. Zaten Yeni Asır’dan
ayrılmışım. Bir sene Ekspres’te
çalıştım, ondan sonra Hamdi’y-
le beraber Bursa’ya geldik. Ben
telefon ettim Hamdi’ye, ‘ben gi-
diyorum’ dedim.
Ben danışman olarak geldim,
buraya gazete çıktı. Ondan son-
ra Hamdi de, bunlardan rapor
istemiş, rapor vermişler. Hamdi
beni aradı, ‘abi sen bir yere gi-
demezsin Sen orada kalmak zorundasın.’ dedi. Bu konuşma-
dan iki gün sonra, Necati Zincirkıran ve Kemal Kınacı geldi.
Sırrı Köprülü de vardı.
Ben bir kadeh rakı bile içemedim. Çünkü o gün de içki ver-
miyorlardı, on kasım gecesiydi. On kasım gecesi, Çelikpalas’ta
oturduk yemeğe. İlk cümle olarak Necati Zincirkıran, ‘sen
gidiyormuşsun, İzmir’e’ dedi. ‘Evet’ dedim. ‘Gitmiyorsun, bu-
rada kalıyorsun.’ deyince ‘Ne yapacağım ben burada?’ dedim.
‘Gazetenin başına koyacağız, seni’ dedi. O gazetenin başında
adamlarınız var ya, dediğimde ‘Onlar gazetenin ortakları, sa-
hipleri, çalışanları var. Sen de yönetim kurulu adına, bizim
adımıza vaziyet edeceksin. Yani yetkili olacaksın.’ deyiverdi.
Bursa Hakimiyet ekibi
Çelik Palas’ta bir kuruluş yıldönümü
yemeği öncesinde