|
35
|
BASINDA 41 YILLIKYOLCULUĞUNÖYKÜSÜ : BURSAHAKİMİYET
Sonuçta Günaydın tarafı ile Terzioğlu, Çelik Palas Otel’de bir
yemekte masaya oturur. Görüşmede Hayri Terzioğlu, Saru-
han Ayber, Necati Zincirkıran, Kemal Kınacı vardır. Saruhan
Ayber sadece gazeteyi değil, makineleri ve binayı da almayı
önerir. Bina Özel İdare’ye aittir ve iyi bir yerdedir. Ayber “Biz
burada gazete çıkarıyoruz. Ben o makinelerle bizle rekabet
yapabileceklerini düşünüyorum. Yer olarak gazeteyi oraya ta-
şırız, makineler de orada bir köşede durur, sonra kendimiz
satarız” der. Zaten makineler için büyük para istenmemiştir.
Terzioğlu binada kalma hakkını da “o benim hediyem olsun”
diye önerir. Ama Günaydın bunu istemez. Sonuçta Ayber’in
öngörüsü ortaya çıkar ve 14 Ekim 1974 tarihinde Doğru Ha-
kimiyet gazetesi yayınlanmaya başlar.
Sonuçta, 11 Eylül 1974’te gazete tüm sorunlara rağmen basılır.
Matbaanın elektrik bağlantıları bile son gün yapılır. Fakat ga-
zetede beklenen satış olmaz. Beklenen ilan da olmaz.
Saruhan Ayber o sıkıntılı günleri şöyle anlatıyor:
“Şimdi bunların hepsine el atmak lazım. Oturdum hesabı-
nı, kitabını tekrardan yaptım. Çünkü bu gazeteyi çıkarırken,
ciddi bir firmaya fizibilite yaptırmışlar. Fizibiliteye göre diyor
ki, gazete resmi ilan alırsa, kendini kurtarır. İyi de aldı, resmi
ilanı. Çünkü Hakimiyet’i satın aldı. Onun devamı oldu. Ama
kendini kurtarmanın çok ötesinde. Şimdi maliyet hesabının
iyi yapılmadığını, bu gazetenin aslında, değil resmi ilan, resmi
ilanın en az on katı kadar özel ilan alarak ayakta duracağını
fark ettim.
Tabii ben bunları kalkıpda İstanbul’daki kişilere değil, Hamdi
Simavi’ye söylüyorum, doğrudan. Hamdi de el attı, o zaman
Günaydın’ın reklam işlerine Erdoğan Arıpınar bakıyordu.
Erdoğan Arıpınar geldi. Oturduk, konuştuk. Bir şeyler yapa-
Doğru Hakimiyet gazetesi ilk sayı
(14 Ekim 1974)