

U L U D A Ğ Ü N İ V E R S İ T E S İ ’ N İ K U R A N D E R N E K
102
RECAİ DİNÇERİN ANLATIMIYLA
DERNEK ÇALIŞMALARI
Derneğin üyelerinden, dönemin Ziraat Müdürü Recai Dinçer anılarını şöy-
le paylaşıyor:
Ben Recai Dinçer. Bursa’da Teknik Ziraat Müdürlüğü’nü yaparken çok gü-
zel arkadaşlarla tanıştım. Ve, Bursa’ya layık olan bir üniversite kurulması için
çaba gösterdik. O konularda bir özet niteliğinde ifadelerde bulunacağım.
Ben Ziraat yüksek mühendisiyim. Üç sene Viyana’da ihtisas yaptım. Dört
ay da İsveç’te ihtisasımı tamamladım. Ve Türkiye’de 10 sene Ziraat Müdürlüğü
yaptıktan sonra, Tarım Bakanlığı’nda Ziraat İşleri Genel Müdürü oldum. Ve
arkadaşından da ne mutlu ki bana bu güzel Bursa’da o zaman kurulmuş olan
kurucu mecliste Bursa’yı temsilen çalıştım.
Bursa’ya, Erzurum’dan geldim. Erzurum’da aynı zamanda Atatürk Üniver-
sitesi’nde ilk dersin hocalığını yapıyordum. Ve Bursa’ya geldiğimde burada bir
üniversitenin olmaması, Bursa’nın tüm güzelliği içerisinde tabii büyük bir ek-
siklikti. Çünkü Bursa her şeyden önce mesleğim itibariyle çok güzel bir tarım
şehri olarak biliyordum. Aynı zamanda turizm şehri olarak ve sıcak sular rezer-
vi olarak. Güzel Uludağ’ımızı da kattığımızda çok güzel bir il. Aynı zamanda
sanayi olarak o kadar gelişti ki, buraya geldiğimde bir tane sanayi bölgesi vardı,
şimdi 11 tane sanayi bölgesi oldu. Ve bununla tabii dolayısıyla Türkiye’nin
fakir bölgelerinden gelen işsizlere kucak açtı. Bursa onları çok güzel kucakladı
ve Bursa giderek büyüyor. Tabii, bu büyüyen Bursa’nın içinde bir üniversitenin
olması lazım gelirdi. Ben de o zamanki valimiz; 1971
(1972 y.n.)
yılında Sedat
Tolga’nın ve yine başkanlığımızı yapan Tapu Sicil Müdürü Osman Aktan’ın
işaretleriyle böyle bir yönetime girdim.
Recai Dinçer
(Murat Kuter Arşivi)
Ve böyle bir yönetim kolu olarak, amatörce ve ha-
kikaten misyoner davranışlarla üniversitenin kurul-
masını sağladık. Tarafsız ve hakikaten misyoner
davranışlardı, üniversitenin kurulmasını sağlamak.
İlk etapta belirli toplantılarımız oldu. Tabii konu-
nun hükümette ve mecliste biteceğini bildiğimiz
için tarafsız ve misyoner ruh taşıyan yedi arkadaşı-
mızla birlikte yola çıktık. O zaman milletvekilleri
ve senatörlük müessesesi vardı. Ve Bulvar Palas’ta
buluştuk. Anlaştığımız saatte bütün senatör ve mil-
letvekilleri Bulvar Palas’ta bizi karşıladılar.