116
|
BASINDA 41 YILLIKYOLCULUĞUNÖYKÜSÜ : BURSAHAKİMİYET
|
alandaki en büyük rakip ise, işi en düşük seviyeye indiren Tan
gazetesiydi.
Yaptığım iş, meslek etiğiyle, siyasi çizgimle ve hatta estetik
kaygılarımla taban tabana zıttı. Lakin “gazete” de nihayet ticari
bir üründür ve arz talep dengelerine uygun olarak üretilmeli-
dir prensibiyle hareket etmek durumundaydık. Bu koşullarda
müdürlükten de, zamdan da vazgeçmeye hazır
hale gelişim uzun sürmedi. Lakin gitmek, gel-
mekten zordu. Saruhan Ayber beni ana gaze-
teye geri alacağı vaadiyle oyalıyor, ancak o gün
bir türlü gelmek bilmiyordu.
İki yıla yakın sürdürdüğüm bu “magazin” mü-
dürlüğü görevi beni neredeyse meslekten ebe-
diyen koparacaktı. Nihayet 1985 yılı sonunda
gazeteden istifa ettim, niyetim gazeteciliği ta-
mamen bırakmaktı.
Lakin hayat karşıma farklı seçenekler çıkardı...
Saruhan Ayber’in Bursa Hakimiyet’ten ayrıl-
masından hemen sonra 1987 Temmuz’unda,
Yılmaz Akkılıç ve Kemal Sulaoğlu, beni “köşe
yazarlığı” yapmak üzere gazeteye geri çağırdılar. Askeri dö-
nem ve bulvar gazeteciliği rezaleti sona ermek üzereydi, Tür-
kiye yeni ufuklara yelken açıyordu...”