

8
Gelişen sanayi ve teknoloji ile beraber insan gereksinimlerinin çeşitlenmesi sonucu doğal kaynak-
lara olan talebimiz gün geçtikçe daha da artmaktadır. Uygarlığımızı sürdürmek en temel gereksinimle-
rimizi karşılayabilmek için madenlerimizi işlemek zorundayız. Madenlerimizi işlerken çevreye uyumlu
sürdürülebilir madencilik, biz madencilerin birinci önceliği olmalıdır.
1900’lü yılların başında Avrupa ülkeleri madenler için birbirleri arasında kıyasıya savaşlar yaptı-
lar. Sonunda sorunun çözümünü aslı bir kömür ve çelik birliği olan Avrupa Birliği’ni kurmakta buldular.
Madenler için büyük savaşlar yapan Avrupa ülkelerinde ilerleyen yıllarda zenginleştikçe çevreye duyar-
lılık artış gösterdi. 1970’li yılların başında refah düzeyi artan, kişi başına milli geliri 15.000 doları geçen
ülkelerde, çevreye uyumlu çalışmayan maden firmaları çevreci örgütlerin ciddi baskısı altına girdi.
Ülkemiz son on yıllık kalkınma performansını, önümüzdeki yıllarda sürdürürse yakın gelecekte
umuyoruz ki bizde de kişi başına milli gelir; 15.000 doları geçecek ve çevreci örgütlerin maden sektörü
üzerindeki baskısı giderek artacaktır. Bizim şimdiden gelecekteki sıkıntıları öngörmemiz ve çözümler
üretmemiz gerekir. İşte bu düşünce ile Çevreci Madenciler (ÇEMAD) Derneği’ni kurduk. Amacımız; genç
madenci iş adamlarını jeoloji ve maden mühendislerini üniversiteler ile iş birliği yaparak en az üç yıllık
çevre eğitimine tabi tutmak, sürdürülebilir çevreye uyumlu madencilik konusunda eğitmektir. Önümüz-
deki yıllarda özensiz ve duyarsız madencilik yapan meslektaşlarımız ciddi sıkıntılar yaşayacaktır. Çevre
konusunda genç madencileri bugünden eğitirsek, mesleklerini daha doğru ve daha rahat yapabilecekler-
dir. Çevreci Madenciler (ÇEMAD) Derneği’nin en kısa zamanda Afyon, Burdur, Isparta, Antalya, Diyar-
bakır gibi birçok ilimizde kurulması için çalışmalar başlatacağız. ÇEMAD Türkiye genelinde yapılanırsa
ileriki dönemlerde ülkemiz madenciliğine çok önemli katkılar sağlayacaktır.
Başköy Erenler Dağakça bölgesinde 2012 yılı başlarında özel bir şirket yirmibeşe yakın mermer
ocağı sahasına rüzgar enerji türbinleri kurmak için izin alma çalışmalarına başladı. Bizimle yaptıkla-
rı görüşmelerde rüzgar türbinlerinin mermer ocaklarının olduğu bölgeye kurulmasının mahsurlarını
kendilerine anlattık. Fakat bu özel şirket çok değerli mermer madenleri üzerine rüzgar türbini kurma
ısrarını sürdürüyor.
İstanbul Teknik Üniversitesi Jeoloji Bölümü’nden bölgenin ekonomik rezerv tespitinin yapılmasını
istedik. Üniversite bölgede 8 ay süren çok titiz ve ayrıntılı bir çalışma yaptı. Yakın zamanda ekonomik
verileri açıklayacak. Ülke madenciliği açısından bu bölgenin vazgeçilmez önemde olduğunu ekonomik
veriler açıklanınca hep beraber göreceğiz.
Değerli madenlerimiz üzerine rüzgar enerji türbinlerinin kurulması fizibil değildir. Bu gibi değerli
madenlerimiz üzerine rüzgar türbinleri kurmakta ısrarcı olunursa önümüzdeki 25 – 30 yıl içinde ma-
denlerimizin çok ciddi bir bölümü işlenmez, atıl hale gelecektir. Amerika dünyaya yakın geçen göktaşları
üzerinde maden arama çalışmaları başlatmayı düşünürken, biz ülkemizin maden zenginliğini yok mu
sayacağız?
Madsiad Çalışmaları